İnsan tarafından bilinçli olarak üretimi M.Ö. 4000 yıllarına ve tüketimi ise daha eskilere dayanan bal tarih boyunca insan beslenmesi ve sağlığı açısından önemini almış, mağara resimlerine konu olmuş ve keşfedildiği günden bugüne değin besinler arasında belki de en gizemlisi olarak dikkatleri üzerinde toplamayı başarmıştır. Küçücük bir canlının binlerce çiçeği dolaşarak insana sunduğu balın insan sağlığı için yine yadsınamaz öneme sahip olduğu kabul edilen bitkilerin ve özellikle de onlara ait çiçeklerin özsuyundan oluşturulması insanların ilgisinin artmasına neden olmuştur.
Çeşitli bitki türlerinden elde edilen ballar genel olarak içeriğindeki maddeler nedeniyle insan bünyesinde sağlık ve enerji kaynağı olarak önem kazanırken her bir çeşidinin daha yararlı olduğu bazı özel durumlar da bulunmaktadır. Balın tıbbi değerinin artırılması amacıyla arıların farklı katkılar içeren şerbetlerle beslenmesi sonucu elde edilen ve expres ballar tedavide kullanılmaktadır.
Arıların yutak üstü salgı bezlerinden salgılanan glükooksidaz enziminin glikozu okside etmesi ile balın içerisinde oluşan glükonik asit ve hidrojen peroksit balın antibakteriyel bir etkiye sahip olmasını sağladığı gibi kaynağını oluşturan bitki türüne bağlı olarak değişen oranda antibakteriyel etkisi artabilmektedir.
İnsan beslenmesinde alınması zorunlu görülen enerjinin çay şekeri olarak bilinen sakkaroz yerine balla alınması sağlık açısından ayrı bir öneme sahip bulunmaktadır. Sakkarozun organizmada emilebilmesi için enzimlerle basit şekerlere indirgenmesi gerekmektedir. Bu reaksiyon için gerekli olan enzimler ise sindirim sistemi üzerinde tahriş edici bir etkiye sahiptir. Aşırı sakkaroz kullanımı kanda kolesterolün yükselmesine, damarların sertleşmesine ve aşırı kilo almalara neden olur. Baldaki şekerler ise doğrudan organ ve sistemler içerisine girerek hazır enerji olarak kullanılırlar ve sakkaroz gibi böbrekler üzerinde olumsuz etkide bulunmazlar. Bal karaciğerde glikojen düzeyini yükselterek metabolik olayların hızlanmasına detoksik etkisinin artmasına neden olmaktadır. Alkol ile bal yenmesi insanın bu uygulama sonucu duyduğu rahatlık nedeniyle geliştirdiği bir alışkanlıktır. Bal kolay sindirilen bir madde olup diğer besinlerin de emilimini ve yararlanma düzeyini yükseltir. Bu nedenle gelişme bozukluklarında, hastalık ve nekahet sırasında daha çabuk toparlanmaya yardımcı olur.